• Klinik Telefon +90 (553) 737 2330
  • Email orhan@orhantarcin.com
  • Çalışma Saatleri Pzt-Cuma-Cmt: 09:00-18:00

Displazi

Displazi ; İleride kansere dönüşebilme ihtimali olan hücre bozulmasıdır ve takip altına alınması gerekir. Displazi de gözlenen hücre normal bir hücre olmaktan çıkmıştır. Eğer olumsuz uyaranlar devam ederse kansere dönüşüm gözlenir.

Displazi de kansere dönüşüm ihtimali metaplaziye göre çok daha fazladır. Fakat biz endoskopik olarak displaziyi ileri evre cihazlar ile erkenden yakalayarak endoskopik olarak ameliyata ihtiyaç duyulmadan kazıyabiliriz.

Displazinin 2’li veya 3’lü sınıflandırmaları vardır ama genelde düşük dereceli ve yüksek dereceli displazi olarak 2’ye ayrılır. Yüksek dereceli displazi, kanserin bir öncesidir. Displazi oluşumundan önceki safha, “metaplazidir”. Yani metaplazi; bir süre sonra “displaziye” dönüşebilir.

Displazi terimi hücrelerde meydana gelen bozulmayı temsil eder ve kanser öncesi bir durumdur. Displastik lezyonların sınıflandırılmasında Batı ve Japon patologlar arasında  farklılıklar vardır. Displazi terimi, Batılı patologlar tarafından invaziv bir durum  olmadığında  kullanılırken, karsinom (kanser) kelimesi, lamina propriaya veya derine invazyon gösteren (istila eden) lezyonlar olarak tanımlanır. Buna karşılık, Japon patologlar tarafından  , lamina propriaya invazyon olup olmadığına bakılmaksızın yeterli sito-mimari karmaşıklık olduğunda “mukozal karsinom” tanısı konur. Bu nedenle, çoğu Batı patoloğu tarafından yüksek dereceli displazi tanısı konan birçok lezyon, çoğu Japon patoloğu tarafından karsinom olarak teşhis edilir.  Fakat sonuçta hem batı hem de uzak doğu asya ülkelerinde displazi veya intramukozal kanser mutlaka endoskopik rezeksiyon ya da cerrahi tedaviye verilmektedir.

(Hem mimari hem de sitolojik özellikler düşük dereceli ve yüksek dereceli displazi için değerlendirmede önemlidir. Düşük dereceli displazide, mimari değişiklikler nispeten hafiftir ve glandüler kalabalık ve kargaşa, hafif glandüler dallanma ve nadir glandüler tomurcuklanma ile karakterizedir. Çekirdekler, hafif ila orta derecede mitotik aktivite gösteren hiperkromazi ve uzama gösterir, tabanda bulunur ve nükleer polariteyi korur. Yüksek dereceli displazi, belirgin glandüler kalabalık ve düzensizlik, intraluminal kıvrımları ve kribiform görünüm ile daha karmaşık bir mimari gösterir. Glandüler dallanma ve tomurcuklanma sıklıkla görülür. Sitolojik atipi, belirgin şekilde artmış mitotik aktivite ve atipik mitozların varlığı ile daha şiddetlidir. Çekirdekler genellikle hücre sitoplazmasının lüminal yüzeyine ulaşarak nükleer polarite kaybı gösterir ve yuvarlak ve veziküler görünür. İnvaziv karsinomda, lamina propria’nın bezler veya tek hücreler tarafından infiltrasyonu görülür.)

İleri Düzey Endoskopi

İleri Düzey Endoskopi

  • ‘İleri düzey (advanced) endoskopi’ demek, endoskopi esnasında hastalıklı bölgeleri ileri optik zoom özelliği ile mikroskopik olarak  büyütebilmek, endoskobun sahip olduğu lazer ve led sistemleri ile ışıkla boyama yapmak (Kromoendoskopi) ve görülemeyen hastalıkları görünür hale getirmektir.
  • Şu anda ülkemizde bu cihazlardan sadece iki adet mevcuttur. Özellikle metaplazi, displazi denen kanser öncesi hücre bozulmalarını gösterebilmek, kanseri çok erken evrede iken, daha yayılmadan tespit edebilmek bu cihazlar ile mümkündür. Sadece cihaz olması yeterli değildir ve cihazı kullanan gastroenteroloji uzmanının bir süre özel eğitim alması gerekmektedir.
  • Bu konuda daha detaylı bilgileri bulabileceğiniz sitemize bu linkten ulaşabilirsiniz:    www.ileriduzeyendoskopi.com
  • Konuyla ilgili hazırladığımız tüm videolara bu linkten ulaşabilirsiniz:  İleri Düzey (Advanced) Endoskopi Videoları